Sağlık alanında hizmet veren sivil toplum kuruluşlarından Birlik Sıhhat ve Toplumsal Hizmet Çalışanları Sendikası (Birlik Sıhhat Sen) ve Sıhhat ve Toplumsal Hizmet İşçileri Sendikası (SES), Bilim Sıhhat Haber Ajansı’na, 2022 yılı değerlendirmesi ve 2023 yılından beklentilerine ait açıklama yaptı. Sıhhat topluluğu için daha umutlu ve hak taleplerinin karşılandığı bir yıl olması dileğinde bulundular. Ortak temenni, Liyakat Temelli Sıhhat Sistemi”
Sendikaların 2023 Dileği ; “Liyakat Temelli Bir Sıhhat Sistemi” (Özel Haber)Covid-19 Pandemi sürecinin tüm yükünü omuzlayan sıhhat çalışanları 2023 yılından daha iyi koşullarda ve maaşla çalışacakları, hak kayıplarına uğramayacakları bir sistemin hayata geçirilmesini diliyor. Sağlıkta şiddetin, kamuda liyakatsızlığın son bulması konusunda dileklerini ileten sivil toplum kuruşluşları, Türkiye’den yurtdışına gerçek gidişin, sıhhat alanındaki beyin göçünün iyi okunmasını ve bunun olmaması için tedbirler alınmasını da ekliyor. Birlik Sıhhat Sen: Sıhhat hizmetleri sunumundan siyaset eli çekilsin Birlik Sıhhat Sen Lideri ve BASK Genel Lider Yardımcısı Lideri Ahmet Doğruyol, geçen iki yılın pandemiden ötürü sağlıkçılar için en sıkıntı geçtiğini belirterek şunları söyledi: “Sağlık çalışanlarının unutulan bir memur kümesi olduğu bir süreç yaşadık. İki yıllık pandemi döneminde öbür memurlara esnek çalışma, aralıklı çalışma imkanı verilirken sıhhat çalışanı arladaşlarımızın yıllık müsaadeleri iptal edildi. Emekli olmaları bile engellendi. Sıhhat çalışanları geçtiğimiz yıllarda çok güç günler geçirdiler. Bunun karşılığını görmediler yalnızca sözel olarak birkaç cümle söylendi geçti, alkışlandılar. Oysa sıhhat çalışanları bu ülkenin olmazsa olmazlarıdır. Zira her şeyin başı sıhhat.”
Sözleşmeli Yönetimci Sistemi Kaldırılsın
2023 yılından; sıhhat çalışanlarının da bu ülkenin vatandaşları olduğu, onların da ailelerinin olduğu şuurunun kamuoyunda oluşması dileğinde bulunan Birlik Sıhhat Sen Başkanı Doğruyol, sıhhatte şiddet ile ilgili gerekli yasal düzenlemelerin yapılmasını, sağlık çalışanlarının genel itibariyle özlük haklarında iyileştirmelerin sağlanmasını, çalışma ortamlarındaki meselelerin ortadan kaldırılmasını yöneticilerden talep ettiklerini ve etmeye devam edeceklerini tabir etti. Doğruyol son olarak , “Sağlık Bakanlığındaki Sıhhat Hizmetleri Sunumu veren sözleşmeli idareci sisteminin kaldırılması, liyakat metodunun getirilmesi en en önemli taleplerimiz arasındadır. Sıhhat hizmetleri sunumundan siyasetin elini çekmesi gerekir. İdareci arkadaşların da sıhhat hizmetleri sunumunu en uygun biçimde yürütebilmelerinin önü açılmalıdır” dedi.
SES: Sıhhat hizmeti siyaset sahnesine sokulmasın
Sağlık ve Toplumsal Hizmet İşçileri Sendikası İzmir Şubesi İdare Şurası Üyesi Hüseyin Çoban, 2022 yılının ve evvelki yılların pandemi tesiriyle sağlıkçılar için çok kuvvetli ve yorucu geçtiğini, ekonomik ve özlük hakları konusunda çok önemli kayıplar yaşandığını belirtti. “Sağlık çalışanları geçen süreçte hakettikleri pahanın verilmediğini iliklerine kadar hissettiler” diyen Çoban, “Pandemi süreci bitmedi. Hadiseler hala devam ederken, sıhhat hizmetinde ciddi bir düzensizlik sorunu da kendisini hissettiriyor. Hasta memnuniyeti üzerinden sağlık
çalışanlarının değerlendirildiği süreçler yaşanıyor. 2022 yılında da öbür yıllarda olduğu gibi sağlığın yönetilemediğini düşünüyoruz. Güzel bir idare süreci olması gerekiyor. Koruyucu sağlık hizmetlerinin daha çok ilgiyi hakettiğini pandemi sürecinde gördük, yaşadık. Yeni kurgunun da hami sıhhat hizmeti üzerinden oluşması gerektiğini düşünüyoruz” şeklinde konuştu.
Sendikaların 2023 Dileği ; “Liyakat Asıllı Bir Sıhhat Sistemi” (Özel Haber)2022 İdarecilerin Hukuksuzluktan Vazgeçmediği Bir Yıl Oldu
“Mücadeleyle geçen bir yıl oldu. Hukuksuzluklar ile karşılaştığımız tüm açılan davaları kazanmamıza karşın, idarecilerin hukuzsuzluktan vazgeçmedikleri bir yıl oldu. 2023 yılında idarecilerin hukuka, siyasal haklarımıza hürmet duymalarını bekliyoruz” diyerek sözlerine devam eden SES Temsilcisi Hüseyin Çoban, liyakatsız yöneticilerin olduğu yönetimlerin son bulmasını dilediklerini, tüzel kazanımlarının hayata geçirilmesini beklediklerinin altını çizdi. Çoban kelamlarına şöyle devam etti: “Yöneticilerin keyfi idare anlayışını bırakıp, kanunlara uygun yöneticilik yapmalarını umuyoruz. Bu hal kamuyu da ziyana sokuyor. Mahkeme kararları zorla uygulanıyor lakin akabinde tekrar hukuksuzluğa başvurulabiliyor. Kamunun daha tertipli ve ihtimamlı olmasını talep ediyoruz. Sıhhat çalışanlarının bu biçimde sorunlarla karşılaşmamaları gerekiyor. Bizlerin daha önemli problemleri var. Ortaklaşma yapılan işler olmalı ve kamu artık sendikaların varlığını içselleştirmeli, sendikalarla ortak çalışmalar yapılabileceğini görmeli kanısındayız. Bu açıdan kamuoyunu da yanımızda görmek istiyoruz. Son olarak da tüm hasta yakınlarına seslenmek istiyoruz. Biz sıhhat çalışanları da birer evlat, anne,baba, çocuk ve kardeşiz. Bize yönelik yapılan her şiddet hadisesi aslında hastalarımıza da şiddet olarak dönüyor. İnançlı çalışma ortamları olmayan yerlerde kaliteli sağlık hizmetinden kelam edilemez. Şiddetin sona ermesinin tek yolu herkesin karşısındakiyle empati kurmasından geçer. Yaşadığnız sorunun kaynağı sıhhat çalışanları değil sistemin ta kendisidir. Biz de yalnızca sistemin,kuralların, koşulların uygulayıcısı durumundayız”
Sağlıkta Beyin Göçünün Önüne Geçilmeli
2023 yılınında öbür yıllar üzere gayret içerisinde geçeceğini düşündüklerini belirten Çoban, seçim atmosferinde olunan bu süreçte, sıhhat hizmetinin siyasi sahneden uzak tutulmasını dilediklerini belirterek şunları kaydetti: “ Sıhhat hizmetleri muhalefetiyle, iktidarıyla daha düzenli ve dikkatli ele alınmalıdır. Sıhhat çalışanları 2023 yılı sıhhat hizmetinde tükenmişliğin azaltıldığı, çalışan memnuniyetinin ve hasta memnuniyetinin ortaklaşa ilerlediği, hami sıhhat hizmetlerinin daha çok ön plana çıktığı bir yıl olur diye umut ediyoruz. Şiddetli bir süreç olacak lakin umutları kaybetmek istemiyoruz.” Türkiye’nin sıhhat alanında bütün dünya ülkelerinden daha âlâ bir potansiyele sahip olduğunun altını çizen SES Temsilcisi Çoban, “Sağlık çalışanlarının beyin göçünün engellenmesi gerekiyor. İnsanların neden yurtdışına gitmek zorunda kaldıkları ortada. Biz zam değil, gerçek olarak 2020 yılında ne kadar eser satın alabiliyorsak, şu anda da o kadarını alabilmek, yoksullaştırıldığımız bu sürecin son bulmasını istiyoruz. Yoksa nitelikli sıhhat iş gücü kayboluyor. Bu kayıplar yüzünden çok daha tehlikeli bir süreç bizi bekliyor. Çok değerli insanlarımız gitti, kalanlar da mesleğine ve ülkelerine olan sevgilerinden burada kalmaktalar. Ama onların da tükenme durumu olabilir. Bunun için tedbir alınması lazım. Nitelikli iş gücüne daha çok sahip çıkılmalı diye düşünüyorum” diyerek açıklamasına son verdi. (BSHA – Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı)
Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı